
Yaşlılar haftası için öğretmenimiz bize kısa tiyatro yazmamızı istedi.
Bende düşündüm taşındım ve müzede karşılaşan yaşlı ve genç grup arasında geçen konuşmalar şeklinde hazırladım. Çok beğenildi. Sizlerle paylaşmak istedim.
Sınıfımızdaki arkadaşların ismini kullanarak yazdım ve oynadık.
KAŞIKÇI ELMASI
Kaan (Okuyucu)
Bakım evinden gelen bir grup yaşlı ve okul gezisi yapan bir
grup genç Topkapı müzesini ziyaret ediyorlar.
Aynı anda kaçıkçı elmasının sunulduğu salonda
karşılaşıyorlar.
Heyecan içinde gruplar kaşıkçı elmasının fotoğrafını çekmeye
başlıyorlar.
Kendilerinden geçmiş bir şekilde fotoğraf çekerken bir yaşlı
ve genç çarpışıyor.
İpek (genç)
-
Kusura bakmayın fark edemedim. Olağan üstü güzelliğe
sahip öyle değil mi :)) ?
Lina (yaşlı)
-
Kesinlikle nefes kesen harika bir parça.
-
Böyle güzelliği ülkemizde sergileyebilmek büyük şanş.
İpek (genç) Yaşı teyzenin sırtını
sıvazlayarak
- Evet büyük şans…
Lina (yaşlı ) Başka bir yaşlı teyze
-
Evladım torunum bu telefonu elime verdi ama hiç
anlamıyorum şu elmasın yanında beni de çekiver (titrek bir sesle)
Nehir A. (Başka bir genç gülerek)
- Tabi teyzecim siz pozunuzu verin hemen
çekeyim.
Yaşlı teyze hemen pozunu verir
Nehir A (genç)
- Peynirrrrr diyelim ve
çekeeeeeliiiiiimmmmm…. İşte tamam torunlara güzel bir hatıra…
Lina (yaşlı teyze )
- peynirrrrr
….
- Ayyy evladım çok teşekkür ederim.
.
Aişe (Başka bir yaşlı)
-
Eveeet gençler bizde sizler gibi gençtik. Hepiniz pırıl
pırıl, terbiyeli, saygılısınız. Bizde sizin gibi yaşlılarımıza saygıda kusur
etmezdik. Sizleri de böyle görünce çok gururlandık. Biz sizin gibi saygılı gençlerle tesadüfen
bir araya gelmişken kaşıkçı elmasının hikayesini anlatmadan ayrılmayalım derim
ne dersiniz ?
Gençler hep bir ağızdan
-
Tabiî ki çok seviniriz.
Aişe (Yaşlı teyze başlar anlatmaya)
-
İstanbulda Eğrikapı çöplüğünde dolaşan bir adam
yuvarlak taş bulur. Kaşıkçıya giderek üç tahta kaşığa değişir.
İpek (Genç)
- Ne o kadar değerli bir taşı 3 kaşığa mı
değiştirdi.
Aişe (yaşlı teyze )
- Aynen öyle evladım çünkü onun gözünde
değeri ancak o kadar ediyordu. Neyse devam edelim.
-
Kaşıkçı
götürür, bu taşı bir kuyumcuya 10 akçaya satar. Kuyumcu taşı arkadaşlarından
birine gösterir; kıymetli bir elmas olduğu anlaşılınca sus payı ister.
Aralarında kavga çıkar.
Nehir (genç)
- İşi bilenin eline geçince kavga çıkmaya
başlıyor.
(hep bir ağızdan gülüşmeler)
Aişe ( Yaşlı teyze)
-
Mesele Kuyumcubaşıya akseder. Kuyumcubaşı
kavgacıların eline birer kese akçe vererek taşı alır.
İpek (Genç)
-Asıl
işi bilen kuyumcubaşıymış . İki kese akçe ile en değerli taşın sahibi oluverdi.
Lina (yaşlı teyze)
-
Kuyumcubaşıyla iş bitse bu değerli elmas buraya asla gelemezdi. Hikaye daha
bitmedi dinleyelim bakalım nasıl gelmiş buralara. Ah gençlik çok sabırsızlar….
Aişe (yaşlı teyze)
-
Fakat bu sefer de olayı sadrazam duyar, taşı
kendisi için satın almaya hazırlanırken, mesele Padişaha akseder.
İpek (Genç)
-
Sadrazamda uyanık tabiiiiiii
(gülüşmeler)
Aişe (yaşlı teyze)
-
Padişah elması,
elmas tıraşına verir. Eğrikapı çöplüğünde bulunan taş işlenince meydana
86 kratlık nadide bir elmas çıkar. Kuyumcubaşıya bir kese bahşiş verilir. Kaşıkçı Elması 86 karattır ve dünyada çok bilinen
22 elmas arasındadır ve burada Topkapı Sarayın’da sergilenirrrr . Kaşıkçı
elması hikayesi bu kadarrrrrr
Lina (yaşlı teyze)
-
Eveeet gençlerrrr…. Yuvarlak bir taş parçası
Kiminin gözünde 3 kaşık değer iken dünyanın gözünde nadide bir elmas haline
gelebiliyorsa sizlerde yakınlarınıza üç kaşık değerinde değil de elmas kadar
değerli olduğunu hissettirin
Kaan (Okuyucu)
Bu duygusal güzel
sohbetten sonra herkes diğer sergilenen parçalara yöneldi. Gruplar birbirlerine
el sallayarak veda edip ayrıldılar….
Çok güzel ve anlamlı bir tiyatro yazmışsın, bayıldım canım emeğine sağlık.
YanıtlaSilçok teşekkür ederim bu yorumunuz benim için çok değerli :))
Sil